ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner Washington’da düzenlenen IŞİD karşıtı koalisyon üyesi ülkelerin dışişleri bakanları toplantısı hakkında değerlendirmelerde bulunurken, İstanbul Atatürk Havalimanı ve Türk Hava Yolları’nı etkileyen yasağa da değindi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, haftalık olağan basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Amerika’nın Sesi muhabirinin ‘uçak krizine’ ilişkin sorularını cevaplayan Sözcü Toner, “Bu yasak konusunda gerek biz Dışişleri Bakanlığı olarak gerekse diğer alanlarda görevli diplomatlarımız her alanda hatta hükümetler düzeyinde yasaktan etkilenen ülkelerle ve tabii ki Türkiye’yle temasları sürdürüyoruz. Bu karar ortada bir tehdit olduğu gerekçesiyle yapılan değerlendirmeler sonucunda alındı. Tehlikenin hâlâ sürdüğüne inanıyoruz. Ve bu tehdidin ortadan kalktığını görünceye kadar da yasak geçerli olmaya devam edecek” dedi.
‘2014’DEN BERİ TOPLANILMADI’
Mark Toner, IŞİD karşıtı koalisyon üyesi ülkelerin dışişleri bakanları toplantısıyla ilgili olarak ise “Öncelikle bu toplantının geldiğimiz noktayı görmek ve ihtiyaçlarımızı tespit etmek için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Çünkü 2014 yılından bu yana toplantı yapılmamıştı. Bu noktada ciddi ilerlemeler kaydedildiğini görüyoruz. IŞİD’in işgali altındaki Irak topraklarının yüzde 16’sı, Suriye’deki toprakların da yüzde 30’u geri alındı. Bu iyi bir ilerleme anlamına geliyor” dedi.
Toner ayrıca “Başladığımız işi bitirebiliriz. IŞİD’i Irak’tan da Suriye’den de atabiliriz. Bu bizim temel hedefimiz ve bunu en yakın zamanda yapmalıyız. Bu noktada Dışişleri Bakanı Tillerson da bunu net olarak ortaya koydu ve sizin önceliğiniz, bizim önceliğimiz yok, tek bir öncelik var o da IŞİD’i ortadan kaldırmak” dedi. Sözcü, “Ancak iş IŞİD’i sadece bu bölgelerden çıkarmakla bitmiyor, örgütün uzantıları olan her bölgede IŞİD’i yok etmeliyiz. Libya’daki, Afganistan’daki ya da dünyanın başka bir yerindeki tüm uzantılarını ortadan kaldırmalıyız” dye konuştu.
IŞİD İLE MÜCADELE KONUSUNDA
IŞİD’in izini sanal ortamda da sürmenin önemli olduğunu belirten Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Toner, şöyle konuştu: “Ve elbette ki sanal dünyada da son derece sıkı bir biçimde IŞİD ile mücadele etmemiz gerekiyor. Bildiğiniz gibi bu sayede kendilerine ciddi anlamda yeni eleman kazanıyorlar.Dolayısıyla bu toplantı IŞİD’i hem cephede hem de faal oldukları her alanda ortadan kaldırmaya yönelik kararlılığı bir kez daha ortaya koymak açısından da önem taşıyor. Ayrıca bölgenin yeniden yapılanması, yabancı savaşçıların bölgeye akışının durdurulması ve finansal kaynakların kesilmesi gibi konular da ele alınan noktalar arasında. Biz önde gelen sosyal medya siteleriyle IŞİD’le bağlantısı olan web sayfaları ve hesapların tespit edilmesi konusunda çalışmalar yapıyoruz. Bu noktada özellikle Twitter’ın çabalarını takdir ediyoruz. Twitter bu hesapların önlenmesi konusunda çok önemli adımlar attı ve şu ana kadar 600 binden fazla hesabı İŞİD’le bağlantılı olduğu gerekçesi ile kapattı. Bu çok önemli çünkü bu IŞİD’in ideolojisini yaymak ve yeni savaşçılar bulmak için kullandığı önde gelen yöntemlerden biri.”
Sözcü sanal ortamda ayrıca IŞİD’e karşı farklı bir çalışma da yürütüldüğüne dikkat çekti. Toner, “Sanal ortamda IŞİD’e karşı yürüttüğümüz bir başka çalışma ise Londra merkezli bir operasyon. Burada özellikle Körfez ülkelerinden ortaklarımızla yürüttüğümüz bir faaliyet var. Burada kendi içeriğimizi yaratıp sanal ortamda paylaşıyoruz. Bu içerikler IŞİD ideolojisini ve tezlerini çürütmek amacıyla hazırlanmış çalışmalar. Bu noktada nasıl daha iyi olabiliriz ve daha önce toplumların ulaşmakta güçlük çektiğimiz kesimlerimize mesajlarımızı nasıl iletebiliriz bu konuda çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.
Mark Toner, IŞİD Suriye ve Irak’tan temizlense bile başta bölge ülkeleri olmak üzere tüm ülkelerin IŞİD’e karşı uyanık olmaya devam etmesi gerektiğine dikkat çekti. Toner “Bölgedeki tüm ülkeler İŞİD tehdidi konusunda gözü açık olmalı. Biz onları savaş alanından temizlesek bile onlar kendilerine yeni savaşçılar, üyeler kazanmak için çalışacaklar. Hem Avrupa’da hem Amerika’da ama özellikle de Ortadoğu’da ve Körfez ülkelerinde bunu yapacaklar” yorumunda bulundu.
