Toplumlar için sosyal bir deney, Ulus Devletler üstü deney bu, insanoğlunun Dijital Devrime verdiği en büyük test bu, süresi belli olmayan bir sınav bu..
21. Yüzyıl dijital topluma geçmek provası için şu an herkesi eve kapattılar, 4.Sanayi Devrimine geçiş için direncimiz test ediliyor, yıllar önce altyapıları hazırlanan ‘Online Yaşam’ enstrümanlarına akord yapılıyor. Sorgusuz, itirazsiz amasız fakatsız kabul etmemizin sınavındayız. Paralarda virüs var algısı yaratıldı, artık para kullanmayın elektronik paraya geçin mesajı veriliyor. Robotlar hayatımıza fazla ve hızlı bir şekilde sokuluyor, Çin’de bir hastane Coronavirüs’lü hastalara robotlarla hizmet etmeye başladı. Eğitim online olacak diye yıllardır süren hazırlıklar bir anda hayatın içine dahil edildi. Vaka sayısı en az ülke olma özelliğine rağmen Türkiye ve bir çok ülke ‘Online Egitim’e başladı yada başlayacak.
Toplumlar bir çok konuda test ediliyor. Virüsün görüldüğü yerlere bakarsanız önemli ve ikonik merkezlerde yogunlaştığını gorüyoruz. Halbuki tarihteki salgınları incelediğimizde gelişmemiş toplumlarda etki oranının yüksek olduğu görülmekte. Bir lokantada virüsün gözükmesi çok önemli olmayabilir ama global bir şirkette örneğin; Amazon gibi FaceBook gibi önemli şirketler söz konusu olduğunda dünyaya salınmak istenen korku senaryosunun şiddetini hissetmek kolaylaşıyor.
CoronaVirus, % 81 oranında 60 yaş üstünü öldürüyor. 60 yaş demek millet demek, tarih demek, kültür demek.. Alttan gelen dijital nesil’e yer açmanın bir türlü provası yapılıyor.. Virüsten ölenlerin sayısı trafik kazalarında ölenlerin sayısından çok çok düşük olduğunu görüyoruz şimdilik.. Global Medya bunu körükleyerek, toplumlarda suni korku, panik, kaos enjekte etmeye çalışıyor. Bir ülkenin dış dünyaya kapalı olduğunu düşünürsek, O toplumun virüsten haberi dahi olmayacak, dolayısyla panik yaşanmayacak, çünkü zaten yılda 50 bin kişi grip ve soğuk algınlığına bağlı zaturre hastalığından hayatını kaybediyor. Kuzey Kore’de Coronavirüsüne bağlı henüz ölen yok diyor hükümet yetkilileri. Lakin kimin nerede üstünün çizildiğini hiçkimse bilemiyor. İşin ekonomik yönünü düşünmek bile ürkütüyor insani, zombi filmlerindeki senaryolar geliyor gözlerimin önüne.
Dünya Sağlık Örgütünün bundan sonra alacağı kararlar tamamen Dijital Sağlık ve Dijital Toplum odaklı olacak. İnsanların çiplenmesi dahil hertürlü dijital senaryonun kullanımı kabul görecek. Çipli insanlar türeyecek ortalıkta, bunlar zamanla hack’lenecek hareketleri kısıtlanacak, özel bilgileri çalınacak, bu insanların dünyanın heryerinden takip edilmesi, demokrasi, ozgurluk, haklar gibi kavramlar ise yok olacak dijital odaklı yaşamın içinde.
Düğmeye basıldı, ‘Dijital Devrim’e hoşgeldiniz…
Button pressed, welcome to ‘Digital Revolution’…
